Kızılcaköy ve İncirliova’da yapılmak istenen JES ile ilgili yürütmenin durdurulması istemi ikinci kez reddedildi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, Aydın ili Merkez, İncirliova İlçesi Kızılcaköy, Dereağzı ve Gerenkova Mahalleleri mevkiindeki yapılması planlanan Sarı Zeybek JES (54 MWe) projesi ile ilgili olarak Bakanlığa sunulan ÇED Raporu İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenerek, “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararı tesis edilmiş ve 10.04.2020 tarihinde duyurulan işlemin iptali istemiyle dava açılmıştı.

Aydın 1.İdare Mahkemesi, 2020/367 sayılı dosya kapsamında 22.04.2021 tarihinde ikinci kez yürütmeyi durdurma istemini reddetti.

Kararda;

“İSTEMİN ÖZETİ   :Davacı tarafında, Aydın ili Merkez, İncirliova ilçesi, Kızılcaköy, Dereağzı ve Gerenkova Mahalleleri mevkiinde …. A.Ş. tarafından yapılması planlanan Sarı Zeybek Jeotermal Enerji Santrali (54MWe) projesi ile ilgili olarak tesis edilen 10.04.2020 tarihli “Çevresel Etki Değerlendirilmesi Olumlu” kararının; ÇED sürecinde ilgili tüm kurum ve kuruluşların görüş ve önerilerinin alınması gerektiği, zeytin sahaları içinde ve bu sahalara 3 km mesafede zeytin yağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamayacağı, jeotermal enerjinin Türkiye’de kullanılan teknoloji nedeniyle temiz bir enerji olmadığı, jeotermal tesislerden doğaya salınan sıvı ve gazların doğaya ve ekolojik dengeye zararının bilimsel çalışmalarla ortaya konulduğu, Çevresel Etki Değerlendirme Belgesi dosyasında yer alan acil müdahale planı uyarınca alt yapı çalışmalarının gerçekleştirilmediği, acil durum havuzunun ölçüleri ve özelliklerinin açıklanmadığı, çamur havuzlarının yetersiz olduğu, Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanuna ve 5403 Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa açıkça aykırı olduğu, santral alanının zeytin ve incir bahçeleri arasında olduğu, jeotermal santrallerin faaliyete geçmesi nedeniyle yeraltı ve yerüstü su kaynakların kirlendiği, halkın katılım toplantısında jeoterlam santralin istenmediğinin açıkça belirtildiği, kurulacak santral ve tesislerin birlikte oluşturacağı kümülatif etkilerin dikkate alınması gerektiği, havaya salınan gaza ve sıvıya maruz kalan alanlarda kanser oranın yüksek olduğu, hukuka aykırı olduğu iddiasıyla iptali istenilmektedir.

SAVUNMA ÖZETİ   : Davanın süre aşımı ve ehliyet yönünden reddi gerektiği,  dava konusu ÇED Olumlu kararı ile ilgili olarak davada verilecek kararın söz konusu santralin yapılmasını planlayan ….A.Ş’ye davanın ihbarının gerektiği, ÇED süreci içerisinde proje hakkında ilgili kurum ve kuruluşların görüşünün alındığı, 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun yönünden dava konusu işlemle ilgili herhangi bir iddia öne sürülemediği, üretim kuyularından santrale taşınmak suretiyle kullanılacak olan jeotermal akışkanın tamamen kapalı bir sistem içinde santrale getirileceği, su ve buhar olarak ayrıştırıldıktan sonra buhardan elektrik elde edileceği ve enerji üretimi sonrası kalan sıvının ise reenjeksiyon kuyularından geri basılacağı, dava konusu işlemin Çevresel Etki Değerlendirilmesi Yönetmeliği hükümlerine göre bire bir uygun olarak tesis edildiği,  projenin yeraltı ve yerüstü sularına olabilecek etkilerinin detaylı incelendiği, Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği’nin 9.maddesi gereği ÇED sürecine halkın katılım toplantısı yapıldığı, reenjeksiyon uygulaması ile atık ısının büyük bir bölümü tekrar rezervuara gönderildiğinden santral alanı çevresinin meteorolojik koşullarında  da herhangi bir değişimin olmayacağı,  proje etki alanının sondaj lokasyonları için 250 metre, santral alanı için ise yaklaşık 700 metre olması nedeniyle kümülatif bir etkileşimin beklenmediği, proje kapsamında gerek ruhsat sahasına gerekse üretim ve reenjeksiyon kuyularına ait koordinatların  nihai ÇED raporunda verildiği, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek davanın ve yürütmenin durdurulması talebinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Aydın 1. İdare Mahkemesi’nce 2577 sayılı Kanunun 14 ve 20/A maddeleri uyarınca yürütmenin durdurulması istemi hakkında işin gereği görüşüldü

2577 sayılı Kanunu’nun ”İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinde;

1. İvedi yargılama usulü aşağıda sayılan işlemlerden doğan uyuşmazlıklar hakkında uygulanır:…

e) 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca, idari yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu alınan kararlar…

2. İvedi yargılama usulünde:…

e) Yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilecek kararlara itiraz edilemez…” hükmüne yer verilmiştir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 2. fıkrasında idari mahkemelerin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, yürütmenin durdurulmasına karar verebilecekleri hükme bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, olayda yukarıda anılan kanun hükmünde öngörülen şartların gerçekleşmediği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması isteminin reddine, tebligatın tamamlanmasına, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesi uyarınca itiraz yolu kapalı olmak üzere  22/04/2021 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.”

Davaya konu karar ile ilgili olarak düzenlenen ek bilirkişi raporu ile ÇED kararının önemli eksiklikleri olduğu açıkça ifade edilmiş idi.

Aydın 1.İdare Mahkemesi’ne açılan dava nedeniyle düzenlenen bilirkişi raporu ile sonuç olarak;

“SONUÇ

Aşağıda ÇED Raporu’nda belirlenen eksikler madde madde verilmiş olup, ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlıklar belirtilmiştir.

1ÇED raporunda hava kirliği değerlendirmeleri ile ilgili olarak, akışkan içerisindeki NCG oranı verisini gösteren akredite laboratuvar analizlerinin bulunmaması, bu oranlara bağlı olarak hesaplanan kütlesel debi ile hava modelleme çalışmalarının güvenirliğinin tartışmalı olması nedeniyle ÇED raporunun eksik olduğuna ilişkin kanaat getirilmiştir. ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlık aşağıda verilmiştir.    

III.13. Santralden kaynaklanacak emisyonlar, emisyonların azaltılmasına yönelik işlemler, Sera gazı emisyonlarının belirlenmesi ve iklim değişikliklerine etkileri, koku problemine karşı alınacak önlemler, atık gazların yararlı ürüne dönüştürülmesi ve emisyonların düşürülmesi için yapılacak işlemler, CO2 depolanması ile ilgili yapılacak işlemler,

2-İşletilmek istenen Jeotermal Kaynağın rezerv miktarının belirlenmediği görülmüştür.

III.6. Jeotermal kaynağın rezervuar miktarı, kimyasal analizi ve analiz sonuçlarının değerlendirilmesi, sondajlardan çıkacak S, Pb, As ve Hg analizlerinin  yapılması, rezervuar ve re-enjeksiyon kuyuları  ile ilgili işlemlerin nasıl yapılacağı, açılacak kuyu adedi, kuyuların kapasiteleri, (teçhis planı), kuyu litolojik logları, rezervuarın yayılımı kuyuların debisi, kuyubaşı basıncı ve sıcaklığı, verim, üretim kuyuları-santral-reenjeksiyon kuyuları arası mesafe, kuyuların birbiri arasındaki ….186

3-Jeotermal rezervuarı için hesaplanan yıllık beslenim miktarının kuşku içerdiği tespit edilmiştir.

III.11. Rezervuarın sürdürülebilirliğive sürdürebilirliği amacıyla yapılacak şilemler ve izleme çalışmaları,… 205

4- Projenin bölgenin soğuk su akiferleri ve akarsuları üzerindeki muhtemel olumsuz etkileri ve alınması gereken önlemler hakkında yeterle çalışma yapılmadığı tespit edilmiştir.

II.3. Hidrojeolojik özellikleri (yeraltı su seviyeleri, halen mevcut her türlü keson, derin, artezyen vb. kuyular, proje alanına mesafeleri, emniyetli çekim değerleri, çevresel durum tespiti açısından yer altı suyunun fiziksel, kimyasal, bakteriyolojik özellikleri ile mevcut ve  planlanan kullanımı), …. 88

II.4.Hidrolojik özellikler (yüzeysel su kaynaklarından deniz, göl, dalyan, akarsu ve diğer sulak alanların fiziksel, kimyasal, bakteriyolojik ve ekolojik özellikleri, bu kapsamda  akarsuların debisi ve mevsimlik değişimleri, taşkınlar, su toplama havzası),…  98

5-Meydana gelmesi muhtemel bir kuyu patlaması (blow-out) hadisesi için firma tarafından oluşturulmuş acil eylem planı bulunmadığı, tespit edilmiştir.

III.14. Sondaj çalışmaları sırasında, kuyu patlamaları ve boru battı ve reenjeksiyon  sorunları vb ortaya çıkması durumunda uygulanacak acil müdahale planları….  221

III.16.. Jeotermal akışkanın kontrolsüz boşaltan” dahil projeden kaynaklı yeraltı-yüzey suyu, toprak ve tarımsal alanlara olabilecek etkiler ve kirlenmenin önlenmesi için yapılacak işlemler,… 232

6-Rapor içinde; “Sondaj çalışması sonucunda kaynağa ulaşılması ile birlikte akışkanın yüzeye çıkmasına kontrollü olarak müsaade edilecek, kuyudaki stabilite sağlanana dek (kuyu temizliği) bu işlem yapıldıktan sonra kaynaktan numuneler alınarak test edilecektir. Test süresince açığa çıkacak su ve buhar karışımı jeotermal kaynak borular vasıtasıyla kil dolgusu ve jeomembranı bulunan test suyu depolama alanına aktarılacaktır. Test suları sızdırmasız alanlarda biriktirilecektir.” denilmektedir, ancak söz konusu depolama alanının yeri, boyutları ve diğer özellikleri hakkında Nihai ÇED Raporu içinde ve eklerinde hiçbir bilgi verilmediği tespit edilmiştir.

III.7. Sondaj kuyuları üretim test süreci, sondaj projesi, sondajda oluşacak çamur miktarı, çamur havuzu, hacmi, yeterliliği, kullanım sonrası nasıl bertaraf edileceği, bu çamurun temizlenmesi ve sıvıdan ayrıştırılması ile ilgili yapılacak işlemler, sondaj esnasında olabilecek emisyonlar,….193,

III.8. Sondaj test sürecinde açığa çıkıcak test suyu depolaması için yapılacak işlemler, test aşamasında açığa çıkacak su miktarı, hangi alıcı ortama nasıl bertaraf edileceği, jeotermal suyun çevreye zarar vermesinin önlenmesi amaçlı re-enjeksiyon çalışmaları kapsamında yapılacak işlemler,…195 

7-Yerleri yanlış seçilmiş olan YAS-1 VE GK-1 gözlem kuyu yerlerinin; Yeraltısuyu akış yönünün kuzeyden güneye olması nedeniyle uygun olmadığı tespit edilmiştir.

III.9.Üretim ve reenjeksiyon kuyularında oluşabilecek kabuklaşma tahmin hesapları, jeotermal akışkanın taşınacağı  boruların özellikle, borulardaki kabuklaşmayı önleyici tedbirler, kullanılacak inhibitörün kimyasal özellikleri ve miktarları, üretim ve re-enjeksiyon kuyularının verimli kullanılması için yapılacak işlemler, kuyubaşı üniteleri, kuyuların temizliği ya da kullanılmayan kuyuların tekrar üretime geçirilmesi çalışmaları sırasında ortaya çıkabilecek etkiler, gözlem kuyular’ ve harita üzerinde gösterilmesi,… 197

Tarafımızdan 3 (üç) nüsha hazırlanan işbu rapor ortak kanaatimiz olup, son kanaat yüce mahkemenizin olmak üzere saygıyla arz olunur.” şeklinde açıklama yapılmıştır.

Ek bilirkişi raporu ile ÇED kararının önemli eksiklikleri olduğu açıkça ifade edilmiş olmasına rağmen, yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir