Germencik’te yapılması planlanan Efe-9 santrali ile ilgili yürütmenin durdurulması istemi ikinci kez reddedildi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, Aydın İli Germencik, İncirliova ilcesi 141 Ada, 119, 121, 133 ve 97 Numaralı Parseller mevkiindeki yapılması planlanan Efe 9 JES (36 MWe) projesi ile ilgili olarak Bakanlığa sunulan ÇED Raporu İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenerek ÇED Yönetmeliği’nin 14. maddesi gereğince, 10.02.2020 tarihli “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararı verildi.

Aydın 1.İdare Mahkemesi, 2020/246 sayılı dosya kapsamında 22.04.2021 tarihinde ikinci kez yürütmeyi durdurma istemini reddetti.

Kararda;

“İSTEMİN ÖZETİ                           : Davacı tarafından, Aydın ili, İncirliova ilçesi, Germencik ilçesinde …. A.Ş. tarafından yapılması planlanan EFE 9 JES (36 MWe) projesi projesi ile ilgili olarak ÇED Yönetmeliğinin 14. maddesi gereği tesis edilerek Aydın Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce bildirilen 10.02.2020 tarihli “Çevresel Etki Değerlendirilmesi Olumlu” kararının; projenin yapılacağı yerin birinci sınıf tarım alanı ve birinci sınıf sulama alanı içerisinde 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında, zeytin ve incir bahçeleriyle kaplı olduğu, jeotermal tesislerden doğaya salınan sıvı ve havaya salınan gazların zararlarının bilimsel makalelerle ortaya konulduğu, ÇED Raporundaki çamur havuzlarının yetersiz olduğu, Aydın ili genelinde ve Menderes Havzasında jeotermal santrallerinin etkisiyle yeraltı su kaynaklarının kirlendiği, jeotermal suların doğal hidrolik hızlı akım şartları nedeniyle birçok alanda kirlilik etkileri yarattığı, mevcut alandaki yoğunluk değerlendirildiğinde aynı alanda şirkete ait dört jeotermal santrali varken yeni bir tane daha açılmasının buradaki yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının kirlenmesine neden olacağı, ÇED Raporu ile gerçekleştirilmek istenen jeotermal santralinin çok yakınında Efe-8 isimli yapılmak istenen santrale ilişkin verilen ÇED Olumlu kararının iptaline karar verildiği, ÇED sürecinde düzenlenen halkın katılım toplantısında halkın açıkça jeotermal santralin yapılmasını istemediğini tutanak altına yazdırdığı, Germencik bölgesinde 16 adet jeotermal santral ve kurulacak santral ve tesisin birlikte oluşturacağı kümülatif etkilerin dikkate alınmadığı, idari işlemin gerçekleşmesi ve söz konusu santralin yapılması halinde Germencik ve Aydın’da yaşayan insanların tarımsal ve ekonomik faaliyetlerinin olumsuz etkileneceği iddiasıyla iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

SAVUNMA ÖZETİ                        : Proje ile ilgili olarak işletilen ÇED süreci içerisinde ilgili kurum ve kuruluşlardan alınan uygunluk görüşleri doğrultusunda, proje hakkında ÇED olumlu kararı verildiği, Efe-9 Jeotermal Enerji Santralinde üretim kuyularından santrale taşınmak suretiyle kullanılacak olan jeotermal akışkanın  tamamen kapalı bir sistem içinde santrale getirileceği, su ve buhar olarak ayrıştırıldıktan sonra buhardan elektrik elde edileceği, enerji sonrası kalan sıvının reenjeksiyon kuyularından geri basılacağı, enerji santralinde kullanılacak akışkandan kaynaklanan zararlı gaz ve emisyonlar hakkında yapılan inceleme ve alınacak önlemlerin nihai ÇED raporunda yer aldığı, projenin işletme aşamasında planlanan santralden kaynaklı HշS emisyonları bölgenin mevcut kirlilik yükü de dikkate alınarak emisyon dağılımları  kümülatif olarak değerlendirildiği, santral işletmeye geçtikten sonra, kokuya neden olan ve bölge halkı üzerinde psikolojik etki de bırakan gazlar için desülfürüzasyon sistemi tesis edileceği, gerçekleştirilmesi planlanan Efe-9 Jeotermal Enerji Santrali projesi kapsamında işletme aşamasında kullanılan jeotermal akışkanın, reenjeksiyon sistemi sayesinde kapalı bir çevrim içerisinde prosesi tamamlayacağı ve toprakla etkileşime girmeyeceği, dolayısıyla jeotermal kaynağın toprak kirliliği oluşturmasının söz konusu olmayacağı, herhangi bir problemle karşılaşılması sonucu santralin devre dışı kalması ihtimaline karşı santral sahasında oluşturulacak acil durum havuzlarının problem giderilene kadar jeotermal sıvının depolanması amacıyla kullanılacağı, problem giderildikten sonra havuzda biriktirilen suyun herhangi bir alıcı ortama deşarj edilmeyeceği, kullanılacak teknoloji alınacak önlemler sayesinde jeotermal kaynağın kullanımı sonucu toprağın fiziksel ve kimyasal yapısının bozulmayacağı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Aydın 1. İdare Mahkemesi’nce 2577 sayılı Kanunun 14 ve 20/A maddeleri uyarınca yürütmenin durdurulması istemi hakkında işin gereği görüşüldü

2577 sayılı Kanunu’nun ”İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinde;

1. İvedi yargılama usulü aşağıda sayılan işlemlerden doğan uyuşmazlıklar hakkında uygulanır:…

e) 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca, idari yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu alınan kararlar…

2. İvedi yargılama usulünde:…

e) Yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilecek kararlara itiraz edilemez…” hükmüne yer verilmiştir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 2. fıkrasında idari mahkemelerin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, yürütmenin durdurulmasına karar verebilecekleri hükme bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, olayda yukarıda anılan kanun hükmünde öngörülen şartların gerçekleşmediği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması isteminin reddine, tebligatın tamamlanmasına, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesi uyarınca itiraz yolu kapalı olmak üzere 22/04/2021 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.” şeklinde açıklama yapıldı.

Davaya konu karar ile ilgili olarak düzenlenen ek bilirkişi raporu ile ÇED kararının önemli eksiklikleri olduğu açıkça ifade edilmiş idi.

Aydın 1.İdare Mahkemesi’nin 2020/246 sayılı dosyası ile işlemin iptal istemiyle açılan davada,  düzenlenen ek bilirkişi raporu ile sonuç olarak;

1ÇED raporunda hava kirliği değerlendirmeleri ile ilgili olarak, akışkan içerisindeki NCG oranı verisinin gösteren akredite laboratuvar analizlerinin bulunmaması, bu oranlara bağlı olarak hesaplanan kütlesel debi ile hava modelleme çalışmalarının güvenilirliğinin tartışmalı olması nedeniyle ÇED raporunun eksik olduğuna ilişkin kanaat getirilmiştir. ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlıklar aşağıda verilmiştir.

III.2.19. Tesisin faaliyeti sırasında oluşacak gaz atik miktarı (H2S, NH3, CO2 Ar, N2 Metan vb.) ve özellikleri, yörenin hava kalitesi üzerine etkisi, bertaraf işlemleri, alınacak önlemler, oluşması muhtemel koku ile ilgili ne gibi çevresel önlemlerin alınacağı,

III.2.22. Jeotermal kaynağın kullanımına bağlı olarak bölgede bulunan diğer jeotermal kaynaklara/havzaya olan etkiler (canlılar, hava, su, toprak) ve alınacak önlemlerin kümülatif olarak değerlendirilmesi, 

2Yerleri yanlış ve eksik seçilmiş olduğu düşünülen gözlem kuyuları nedeniyle ruhsat sahasının kuzey batısında bulunan Aydın Büyükşehir Belediyesine ait çok sayıdaki içmesuyu kuyuları büyük bir risk altında kalmış olacaktır. ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlıklar aşağıda verilmiştir.

V.2. Mevcut yer üstü ve yer altı su kaynaklarına etkiler ve alınacak önlemler

3Mevcut durumda acil eylem planı özellikle kuyu patlamaları için oldukça yetersiz durumdadır. ÇED Raporu’nda tespit edilmiş bir eksikliktir. ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlıklar aşağıda verilmiştir.

BÖLÜM VI: BAŞLANGIÇ VE İNŞAAT DÖNEMİNDEKİ GELIŞMELERE İLİŞKİN BİLGİLENDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ

(Faaliyetin inşaatı için önerilen bildirim ve bilgi verme yükümlülüğü ile ilgili program, çevre yönetim planı ve acil eylem planı; ÇED Olumlu Belgesinin verilmesi durumunda Yeterlik Tebliği kapsamında gerçekleştirilecek işlemler)

4-Bilirkişi asıl raporunda taşkın ile ilgili yapılan değerlendirmelerde de görüldüğü üzere ; ÇED Raporu’nda, santral alanının taşkın sahasında kalıp kalmadığı ile ilgili çelişkili ifadelerin bulunduğu görülmektedir. Dolayısıyla taşkın durumu ile ilgili net bir bilgiye sahip olunamamıştır. ÇED özel formatında Davalı tarafından belirlenen ilgili başlıklar aşağıda verilmiştir.

III.1.10. Proje alanına dair taşkın etüdü, taşkın önleme ve drenaj ile ilgili işlemlerin nerelerde ve nasıl yapılacağı; zemin emniyetinin sağlanması ve su kaçağı olmaması için yapılacak işlemler; deprem, heyelan, çığ, sel, kaya düşmesi vb. oluşumlar halinde alınacak önlemler,” şeklinde açıklama yapılmıştır.

Ek bilirkişi raporu ile ÇED kararının önemli eksiklikleri olduğu açıkça ifade edilmiş olmasına rağmen, yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir