Yargı reform paketinde yer alan ‘basit yargılama’ ve ‘seri muhakeme’ usülleri 1 Ocak 2020 itibariyle yürürlüğe girdi. Önceki gün yeni yılın ilk mesaisine başlayan yargı teşkilatı bu usülleri ilk kez uygulamaya başladı. Hukukçular bu usüllerin yargılamayı hızlandıracağında hemfikir ancak uygulama konusunda temkinliler… Bu yeni uygulamalar 500 binden fazla dosyayı etkileyecek.
‘Seri Muhakeme’ usulünde savcıya mühür bozma, ruhsatsız silah, trafik güvenliğini tehlikeye atma, gürültü yapma gibi 10 ayrı suç tipinde dava açmadan ceza belirleme ve bu cezayı indirme, erteleme veya başka bir yaptırıma çevirme yetkisi veriyor. Mahkemenin de onayıyla soruşturma konusu olay dava açılmadan savcı tarafından neticelendiriliyor. ‘Basit Yargılama’ ise 2 yıl veya daha az cezayı gerektiren davalar için. Mahkeme taraflara tebligat yapıyor, 15 gün içinde yazılı olarak beyan alıyor. Duruşma yapılmadan delil toplanıp, karar veriliyor. ‘Seri Muhakeme’ için 180 bin, ‘Basit Yargılama’ için de 340 bin dosyanın uygulamalar kapsamında gireceği öngörülüyor…
‘DELİLİ ORTADA OLAN DURUMLAR İÇİN’
Hukukçular bu iki uygulamaya genel olarak olumlu baksalar da uygulama konusunda çekinceleri de var:
Prof. Dr. Ersan Şen: ‘Dürüst yargılanma hakkı ihmal edilmemek kaydıyla ‘seri muhakeme’ usulüyle savcıya yetkinin bırakılması kabul edilebilir. Zaten mahkemenin de onayı alınacak. Her iki uygulama da yargının yükünü azaltacaktır. Ancak basit yargılamada dosya üzerinden karar verilecek olması bizleri biraz endişelendiriyor. Sanık yazılı beyan verecek. Mahkemede yüz yüze ifade vermeyecek. Sorgulanmayacak. Sanığın katılmadığı bir yargılamada ‘dürüst yargılama’ hakkının tam olarak yerine getirilebileceğine güvenemiyorum.’
Prof. Dr. Mahmut Koca: ‘Amaç hafif suçların, delilleri ortada olan, özel bir araştırmayı gerektirmeyen durumların yargılama yapılmadan hızlıca karara bağlanması. Bütün suçlar için değil sadece 10 suç tipi için. Mesela alkollü araç kullanmak suçu, mühür kullanmak suçu. Burada delil ortada, başka bir araştırmaya gerek olmayan suçlar için. İyi bir uygulama, süreci hızlandırır. İyi organize edilirse vatandaşın da yargının da faydasına olur.’
Emekli Savcı Nazmi Okumuş: ‘Bu usüller teorik olarak iyi kurgulanmış olabilir. Ancak uygulayacak hakim ve savcıların yetkinliği adaletin tesisi için çok önemli. Her yıl yüzlerce binlerce yeni dosya giriyor sisteme. Bunların ayrıştırılarak seri bir şekilde hükme bağlanması adaletin bütün tarafları için faydalı olacaktır’
‘HUKUK DAVALARINDA UYGULANIYORDU’
Avukat Ceren Yıldırım: ‘Belli suç tipleri için getirilen uygulamalar bunlar. Mahkemenin veya savcılığın tahkikatı genişletmesine gerek olmadan, eldeki delillerle hüküm tesis edebileceği durumlar için geçerli olacak. Uygulamayı izleyip göreceğiz’
Avukat Hakan Canduran: ‘Hukuk davalarında bu uygulama zaten vardı. Şimdi ceza hukukunda da uygulanacak. Ben bu uygulamanın zor olacağını düşünüyorum. Davanın bir anda önce bitmesini sağlamak, sağlıklı yargılamayı da etkileyebilir. Hukuk davalarındaki uygulamalara dönüp bakarsak ceza hukukunda nasıl bir etkisi olacağını kolayca görebiliriz’
Avukat Müjdat İlhan: ‘Uygulamanın nasıl olacağını bizlerle beraber uygulayıcılar da bilmiyor. Bu konuda eğitimler düzenliyoruz. Ceza Hukuku hocaları da UYAP üzerinden hakim ve savcılarımızı eğitiyor. 10 ayrı suç tipinde bu usuller uygulanacak. Teorik olarak iyi ama asıl neticeyi uygulamada göreceğiz’
Avukat Beybin Somuk: ‘Bu düzenlemeler cezada indirim hakkı da tanıdığı için şüpheli ve sanıkların lehine düzenlemeler olduğunu söyleyebiliriz. Tüm yargı mensuplarının bu yeni düzenlemelerle ilgili eğitilmesi gerekiyor. Böylece sistemin doğru işlemesi sağlanabilir ve yargının iş yükünde istenilen oranda azalmalar yaşanabilir.’
Kaynak:Musa Kesler / Hürriyet