Sayıştay’dan şartları taşımadığı halde atanan bürokratlara kötü haber!

Sayıştay Temyiz Kurulu 23.06.2021 tarihli toplantısında karara bağladığı dosyaları yayınladı. Yayımlanan kararlardan bir tanesi de “fi tarihinde hukuka aykırı olarak atanılan bir unvanın kazanılmış hak olmayacağı ve buna dayanılarak sonradan yapılan atamaların da kamu zararına yol açacağına” ilişkindir.

FacebookTwitterTelegramWhatsAppMessenger

Olayda; Daktilograf kadrosundayken 14/04/1995 tarihinde Yazı İşleri Müdürlüğüne asaleten, 17/05/1999 tarih ve 680 sayılı Başkanlık onayı ile 12’nci dereceli Şoför kadrosuna atanan bir personel 12.07.2010 tarihinde “Fen İşleri Müdürü” kadrosuna atanması ve bu kadroya ait özel hizmet tazminatı, ek ödeme ve yan ödemenin kendisine ödenmesi üzerine kamu zararı çıkartılmıştır.

Daire kararına itiraz edilmiş ve konu Temyiz Kuruluna taşınmıştır. Kurul aşağıdaki gerekçe ile Daire kararını onamıştır.

İlgili şahıs, 14/04/1995 17/05/1999 tarihleri arasında, asaleten atandığı Yazı İşleri Müdürlüğü görevini yürütmüş, ilgili Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 18/4/1999 tarihinde “görevde bulunma” şartını sağlamıştır. Ancak, “görevde yükselme sınavına girme” genel şartını ve Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 18/4/1999 tarihi itibarıyla “iki yıllık yükseköğrenim mezunu olma” ve diğer özel şartları sağlayamamıştır.

ADVERTISING

Yazı İşleri Müdürlüğü” kadrosuna mevzuata aykırı olarak atandığı için de bu unvanı kazanılmış hak kapsamında elde etmiş kabul edilemeyeceğinden, geçmişte görev yaptığı bu kadroya dayanılarak “Fen İşleri Müdürü” kadrosuna Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’te öngörülen yükseköğrenim mezunu olma ve görevde yükselme sınavında başarılı olma şartları aranmadan atanması hukuka aykırıdır.

YILI: 2016

DAİRESİ: 7

DOSYA NO: 44690

TUTANAK NO: 49804

TUTANAK TARİHİ: 23.6.2021

KONU: Mevzuatında öngörülen gerekli şartları taşımadığı halde, Fen İşleri Müdürü kadrosuna atanan şahsa bu kadroya ait özel hizmet tazminatı, ek ödeme ve yan ödemenin ödenmesi.

157 sayılı ilamın 1. maddesi ile … Belediyesinde şoför kadrosunda görev yapan …’in, mevzuatında öngörülen gerekli şartları taşımadığı halde, 12.07.2010 tarihinde “Fen İşleri Müdürü” kadrosuna atanması ve bu kadroya ait özel hizmet tazminatı, ek ödeme ve yan ödemenin kendisine ödenmesi sonucu … TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.

02.10.2019 tarih ve 46694 tutanak sayılı Temyiz Kurulu kararı ile 301 sayılı ilamın 1. maddesiyle ile verilen tazmin hükmünün Tasdikine karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTİLMESİ DİLEKÇESİ

İlamda Üst Yönetici sıfatıyla sorumlu tutulan… tarafından verilen karar düzeltilmesi dilekçesinde özetle;

Hakkında alınan karar düzeltmeye konu tazmin kararının tasdikine ilişkin Genel Kurul İlamının, mahkeme kararını yok sayan son derece hatalı ve yanlış bir karar olup T.C Anayasası karşında mutlak olarak düzeltilmesi zorunluluk arz eden bir karar olduğunu, şöyle ki;

1-…’in kazanılmış hakkı olduğu ve fen işleri müdürlüğü görevine atanmasının hukuka uygun olduğu kesinleşmiş yargı kararı ile sabit olup, Sayıştay’ca hala atamanın mevzuata aykırı olduğunun ileri sürülmesi ve ödeme çıkarılmasının, Anayasa’nın alenen çiğnenmesi ve yargı kararının uygulanmaması anlamına gelmekte olup kararın düzeltilmesinin Anayasal bir zorunluluk olduğunu,

Sayıştay denetimi sonrası …’in Fen İşleri Müdürlüğü görevine atanamayacağının gerekçesi ile görevden alınmasına yönelik …’in … Belediye Başkanlığının 11.05.2018 gün ve 3994 sayılı işlemine karşı … 4. İdare Mahkemesi nezdinde dava açtığını,

… 4. İdare Mahkemesi 28.12.2018 tarih ve E:2018/659 K-2018/1124 sayılı kararı ile:

“… davacının gerek yazı işleri müdürlüğüne gerekse fen işleri müdürlüğüne atandığı tarihte anılan kadroya yapılan atamalarda herhangi bir öğrenim şartına ver verilmediği, bu sebeple davacının öğrenim düzeyi sebebi ile fen işleri müdürlüğü görevinden alınması gerekmediği; yukarda belirtilen yönetmelik hükümleri uyarınca, müdürlük kadrosuna18.10.1999 tarihinden önce atanmış olanların kazanılmış haklarının saklı tutulduğu göz önüne alındığında, hukuka uygun olarak Fen İşleri Müdürlüğüne atanan ve bu görevi yaklaşık 8 (sekiz) yıl sürdüren davacının müdürlük görevinden alınarak 5. Dereceli memur kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlem ile söz konusu işleme yapılan itirazın reddine yönelik işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.”

Nitekim benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak Danıştay 2. Dairesinin 22.03.2017 tarih ve E.2016/8382, K2017/2261 sayılı kararı da doğrultudadır.

Açıklanan nedenlerle; Dava Konusu İşlemin İptaline karar vermiş ve söz konusu karar kesinleşmiştir.

Söz konusu kesinleşmiş yargı kararı gereği … … Belediye Başkanlığınca tekrar fen işleri müdürlüğüne atanmıştır.

Anayasamızın 138. maddesi son fıkrasında; “Yasama ve Yürütme organları ile idare, mahkeme karalarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların verine getirilmesini geciktiremez.” denildiğini,

Karar düzeltmeye konu kararda kazanılmış hakkın söz konusu olmadığı ve Fen İşleri müdürlüğü görevine atanmasının mevzuata aykırı olduğunun ileri sürüldüğünü,

Ancak bu karardan önce verilen ve kurul önüne getirdiği kesinleşmiş idare mahkemesi kararında …’in kazanılmış hakkı olduğu ve fen isleri müdürlüğü görevine atanmasının hukuka uygun olduğu, karar düzeltmeye konu kararın aksine fen isleri müdürlüğü görevinden alınmasının hukuka aykırı olduğuna hükmettiğini,

Karar düzeltmeye konu ettiği genel kurur kararıyla Anayasa’nın 138. maddesinin çiğnenmekte, Mahkeme kararının açıkça yerine getirilmemekte, değiştirilmekte ve karara aykırı hareket edilmekte olduğunu,

Kesinleşmiş yargı kararının tam aksine karar alınmasının ve değiştirilmesinin çok vahim bir yanlış olduğunu ve düzeltilmesi gerektiğini,

Kaldı ki mahkeme kararında Danıştay 2. Dairesinin 22/03/2017 tarih ve E.2016/8382, K.2017/2261 sayılı kararını esas almış olup kararı temyiz etmeyenin bizzat Belediyenin kendisi olduğunu, Anayasanın 160. maddesi uyarınca Danıştay ile Sayıştay arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararının esas alınacağını,

Anayasanın 138. maddesinde yasama organı olan TBMM’nin dahi yargı kararlarına uymak zorunda olduğunu, yerine getirmeyi geciktiremeyeceği ve değiştiremeyeceğinin açıkça yazmakta olduğunu,

…’in söz konusu ücretleri fiilen müdür olarak çalışma karşılığında aldığını, Danıştay’ın onlarca kararında Anayasa’nın angarya yasağı kapsamında fiilen çalışma karşılığı alınan ücretin iadesinin istenemeyeceğine hükmettiğini, belirterek,

Verilen tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.

BAŞSAVCILIK MÜTALAASI

Karar Düzeltilmesi Dilekçelerine ilişkin Başsavcılık Mütalaasında;

“Dairesince, Açıklanan gerekçelerle, şoför kadrosunda görev yapan …’in, mevzuatında öngörülen gerekli şartları taşımadığı halde, 12.07.2010 tarihinde “Fen İşleri Müdürü” kadrosuna atanması ve bu kadroya ait özel hizmet tazminatı, ek ödeme ve yan ödemenin kendisine ödenmesi sonucunda neden olunan kamu zararı tutarına tazmin hükmedildiği görülmektedir.

Sorumlu savunmasında, … Belediyesinde Daktilograf kadrosundayken 14/04/1995 tarihinde Yazı İşleri Müdürlüğüne asaleten, 17/05/1999 tarih ve 680 sayılı Başkanlık onayı ile 12’nci dereceli Şoför kadrosuna atandığını, bu kadroda görev yaparken Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in 22. maddesi uyarınca 12/07/2010 tarihinde de Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna, asaleten atamasının yapıldığını, 11.5.2018 tarih ve 3994 sayılı işlem ile tekrar memur kadrosuna atandığını, bu atamaya ilişkin açmış olduğu dava neticesinde, … 4. İdare Mahkemesinin 28.12.2018 tarih ve 2018/659 E.2018/1124 K. sayılı ilamı ile işlemin iptal edilmesi üzerine, tekrar Fen İşleri Müdürü kadrosuna atamasının yapıldığını, atamasında yasal olmayan herhangi bir durumun söz konusu olmadığını, belirtilerek, tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 68/B bendi,

Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmeliğinin,

Görevde yükselme ve unvan değişikliğine tabi kadrolar başlıklı 5. maddesi,

Görevde yükselme suretiyle atanacaklarda aranacak genel şartlar başlıklı 6. maddesi,

Görevde yükselme sınavına tabi olarak atanacaklarda aranacak özel şartlar başlıklı 7. maddesi,

Kazanılmış Haklar başlıklı 22. maddesi,

Geçici hükümler başlıklı Geçici 1. maddesi,

hükümleri,

Devlet Personel Başkanlığından bu konuda alınan 26.1.2018 tarih ve 684 sayılı görüş yazısı,

Anılan hükümler ve görüş yazısından da anlaşılacağı üzere, herhangi bir fakülte veya yüksekokul mezunu olmayan, görevde yükselme sınavına girmeyen …’in Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanarak müdürün ücretinin ödenmesi sonucu kamu zararına sebebiyet verildiği değerlendirilmektedir.

Buna göre; adı geçenin karar düzeltme talebinin ret edilerek Kurul Kararının korunmasının uygun olacağı düşünülmektedir.” denilmektedir.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

…, … Belediyesinde Daktilograf kadrosundayken 14/04/1995 tarihinde Yazı İşleri Müdürlüğüne, 17/05/1999 tarih ve 680 sayılı Başkanlık onayı ile de 12’nci dereceli Şoför kadrosuna atanmıştır. Bu kadroda görev yaparken Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in 22. maddesi uyarınca 12/07/2010 tarihinde Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanmıştır.

Ardından, 11.05.2018 tarih ve 3994 sayılı işlem ile tekrar memur kadrosuna atanmış, bu atamaya ilgili kişinin açmış olduğu dava neticesinde, … 4. İdare Mahkemesinin 28.12.2018 tarih ve 2018/659 E.2018/1124 K. sayılı ilamı ile işlemin iptal edilmesi üzerine, tekrar Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanmıştır.

İlgili şahsın, öncelikle, 12’nci dereceli Şoför kadrosunda görev yaparken Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in 22. maddesi uyarınca 12/07/2010 tarihinde Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanmasında mevzuata aykırılık bulunmaktadır.

04.07.2009 tarih ve 27278 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in, “Görevde yükselme ve unvan değişikliğine tabi kadrolar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasının “Yönetim Hizmetleri Grubu”nun düzenlendiği (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde “Müdür” kadrosuna yer verilmiş olup; “Görevde yükselme suretiyle atanacaklarda aranacak genel şartlar” başlıklı 6’ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, bu göreve atanmak için “görevde yükselme sınavında başarılı olmak” genel şartının, “Görevde yükselme sınavına tabi olarak atanacaklarda aranacak özel şartlar” başlıklı 7’nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde ise, söz konusu göreve atanabilmek için sözü edilen genel şarta ilave olarak, “657 sayılı Kanun’un 68’inci maddesinin (B) bendinde belirtilen atanma şartlarını taşımak; fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak; ekli (1) sayılı listede sayılan ve teknik öğrenim gerektiren müdürlüklere atanabilmek için, yükseköğretim kurumlarının, kadronun görev alanı ile ilgili eğitim ve öğretimde bulunan en az dört yıllık bölümlerinden veya bu bölümlere denkliği kabul edilen yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarının ilgili bölümlerinden mezun olmak; ekli (2) sayılı listede sayılan müdürlükler için son müracaat tarihi itibariyle iki yılı uzman, sivil savunma uzmanı, şef, ayniyat saymanı, kontrol memuru, eğitmen veya muhasebeci kadrosunda çalışmış olmak” özel şartlarının aranacağı ifade edilmiştir.

Aynı Yönetmelik’in “Geçici hükümler” başlıklı Geçici 1’inci maddesinin birinci fıkrasında da “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 18/4/1999 tarihinde görevde bulunan ve aynı tarih itibarıyla iki yıllık yükseköğrenim mezunu olanlar, diğer koşullara sahip oldukları takdirde 7 nci maddenin uygulanması bakımından dört yıllık yükseköğrenim mezunu kabul edilir.” denilmektedir.

İlgili şahıs, 14/04/1995 17/05/1999 tarihleri arasında, asaleten atandığı Yazı İşleri Müdürlüğü görevini yürütmüş, ilgili Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 18/4/1999 tarihinde “görevde bulunma” şartını sağlamıştır. Ancak, “görevde yükselme sınavına girme” genel şartını ve Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 18/4/1999 tarihi itibarıyla “iki yıllık yükseköğrenim mezunu olma” ve diğer özel şartları sağlayamamıştır.

Sorumlularca, ilgili şahsın, 14/04/1995-17/05/1999 tarihleri arasında yürüttüğü Yazı İşleri Müdürlüğü görevi nedeniyle “müdürlük” unvanının kendisi için “kazanılmış hak” olduğu, iddia edilmektedir. Ancak, adı geçen kişinin Daktilograf kadrosundayken 14/04/1995 tarihinde Yazı İşleri Müdürlüğüne atanmasında mevzuata aykırılık bulunduğu görülmektedir.

Şöyle ki, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre bir memurun kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi, çeşitli hükümler ile şartlara bağlanmıştır. Bu kapsamda, kademe ilerlemesi anılan Kanun’un 64’üncü maddesinde düzenlenmiş ve memurun genel olarak kademe ilerlemesinin yapılabilmesi için bulunduğu kademede en az bir yıl çalışmış olması ve bulunduğu derecede ilerleyebileceği bir kademenin bulunması şartı aranmıştır. Derece yükselmesi ise anılan Kanun’un farklı maddelerinde farklı şekillerde düzenlenmiş olmakla birlikte, genel anlamda bir memurun derece yükselmesine ilişkin hüküm, 68’inci maddenin (A) bendinde yer almıştır. Söz konusu maddeye göre memurun derece yükselmesi yapabilmesi için, üst derecelerden boş bir kadronun bulunması, derecesi içinde en az 3 yıl ve bu derecenin 3’üncü kademesinde l yıl bulunmuş ve kadronun tahsis edildiği görev için öngörülen nitelikleri elde etmiş olması gerekmektedir.

Genel mahiyetiyle memurun derece yükselmesi yukarda açıklandığı gibi olmakla birlikte, bazı şartların varlığı halinde derece yükselmesi için anılan Kanun’da bu genel düzenlemeden farklı hükümlere de yer verilmiştir. Bunlar; anılan Kanun’un “Yükselinebilecek derecenin üstünde bir dereceye yükselme” başlıklı 37’nci maddesi, “Memurun başka sınıfta ve derecesinin altında bir görevde çalıştırılamayacağı” başlıklı 45’inci maddesi, “Derece yükselmesinin usul ve şartları” başlıklı 68’inci maddesinin (A) bendi, “İdari görevlere atanma” başlıklı 69’uncu maddesi, “Bir sınıftan başka bir sınıfa geçme” başlıklı 7l’inci maddesi ile “Memurların kurumlarınca görevlerinin ve yerlerinin değiştirilmesi” başlıklı 76’ncı maddesidir.

Bu maddelerden; 37’nci madde, azami yükselebilecekleri derecelerin dördüncü kademesinden aylık almaya hak kazanan ve son sekiz yılık süre içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memurlar hakkında; 45’inci madde, 5’inci ve daha aşağı derecelerdeki kadrolara yani 5-15 dereceli kadrolara derece yükselmesi için gerekli nitelikleri haiz memur bulunmaması hallerinde öğrenim durumları itibariyle tespit olunan yükselinebilecek dereceyi aşmamak ve karşılık gösterilecek kadro derecesi, kazanılmış hak aylık derecelerinin üç üst derecesinden fazla olmamak kaydıyla aynı sınıftan memurlar hakkında; 68’inci maddenin (B) bendi, yükseköğrenim görmüş olanlardan, belirli hizmet süresini tamamlayan memurlar hakkında; 69’uncu madde, Eğitim ve Öğretim, Sağlık ve Yardımcı Sağlık ve Teknik Hizmetler Sınıflarına dahil memurlar hakkında; 7l’inci madde, sınıf değiştiren memurlar hakkında; 76’ncı madde ise, kazanılmış hak aylık dereceleriyle bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68’inci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atanan memurlar hakkında uygulanır. Adı geçen kişi, lise mezunu ve Genel İdare Hizmetleri Sınıfına dahil “Daktilograf” kadrosunda 14’üncü derecenin 2’nci kademesi kazanılmış hak aylık derecesi ile henüz bir yıllık memur olarak görev yaparken 14.04.1995 tarihinde 6’ncı dereceli “Yazı İşleri Müdürü” kadrosuna atandığından, söz konusu atama işlemi; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun yukarıda zikredilen derece yükselmesine ilişkin hükümlerin hiç birine dayanmamakta ve özellikle 45’inci maddesinin değişik ikinci fıkrasında yer alan; “5 inci ve daha aşağı derecelerdeki kadrolara, derece yükselmesi için gerekli nitelikleri haiz memur bulunmaması hallerinde, . karşılık gösterilecek kadro derecesi kazanılmış hak aylık derecelerinin üç üst derecesinden fazla olmamak kaydıyla, bu dereceler karşılık gösterilerek, kendi derecesi ile aynı sınıftan memur atanması mümkündür.” hükmüne aykırılık teşkil etmektedir.

“Yazı İşleri Müdürlüğü” kadrosuna mevzuata aykırı olarak atandığı için de bu unvanı kazanılmış hak kapsamında elde etmiş kabul edilemeyeceğinden, geçmişte görev yaptığı bu kadroya dayanılarak “Fen İşleri Müdürü” kadrosuna Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’te öngörülen yükseköğrenim mezunu olma ve görevde yükselme sınavında başarılı olma şartları aranmadan atanması hukuka aykırıdır.

Nitekim Kamu İdaresinin talebi üzerine Devlet Personel Başkanlığınca verilen 26.01.2018 tarih ve 45812535-774.05-E.684 sayılı görüş yazısında da söz konusu atama işleminin mevzuata aykırı olduğu belirtilmiştir.

Açıklanan gerekçelerle sorumluların söz konusu atamanın kazanılmış hak kapsamında değerlendirilmesi gerektiği yönündeki savunmalarının kabulü mümkün değildir.

Dolayısıyla, ilgili şahsın, mevzuata aykırı olarak atandığı Yazı İşleri Müdürlüğü kadrosu nedeniyle müdürlük unvanı kendisi için, “kazanılmış hak” olarak değerlendirilemeyecektir.

Bu itibarla, sorumluların karar düzeltme taleplerinin reddedilerek, karar düzeltilmesine MAHAL BULUNMADIĞINA, (Üye …’ın aşağıda yazılı ayrışık görüşlerine karşı) oy çokluğuyla

Karar verildiği 23.06.2021 tarih ve 49804 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

KARŞI OY GEREKÇESİ

ÜYE …’IN KARŞI OY GEREKÇESİ:

İlgili …’in 14.04.1995 tarihinde 6 dereceli Yazı İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanması 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 37, 45, 68, 71 ve 76 ncı maddelerinin; memurların kademe ilerlemesi, derece yükselmesi, görev, unvan ve yer değişikliği ile ilgili hükümlerine aykırılık teşkil ettiğinde bir duraksama bulunmamaktadır. Dolayısıyla adı geçenin 12.07.2010 tarihinde 3 dereceli Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanması işleminde de Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmeliğin 5, 6 ve Geçici 1 inci maddesi hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.

İlgili, idare tarafından 11.05.2018 tarihinde yasal olarak durumuna uygun olan 5 dereceli memur kadrosuna atanmış ise de bu işlemin yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile … 4. İdare Mahkemesinin 28.12.2018 tarih ve 2018/659 E. ve 2018/1124 K. sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine adı geçen kişi, mahkeme kararının uygulanması kapsamında Fen İşleri Müdürlüğü görevine tekrar atanmıştır.

Mahkeme kararları ne kadar ağır hukuk hataları barındırsa da ilgili yasal yolların tüketilerek kesinleşmeleri halinde uygulanmaları zorunludur.

İlgilinin Fen İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanması işlemi yasal düzenlemelere aykırılık teşkil etmekle birlikte, idari yargı makamları tarafından aksi yönde karar verilmiş olması nedeniyle bu işlemin artık uygulanması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.

Bu durumda Fen İşleri Müdürlüğü kadrosunda bulunmasının hukuka uygun olduğunun kabulü gerekeceğinden adı geçen kişiye yapılan ödemelerin kamu zararı olduğundan bahisle sorumluları hakkında tazmin kararı verilmesi hakkaniyet ilkesi ile bağdaşmayacaktır.

Açıklanan nedenlerle tazmin yönündeki Daire kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinden sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.

Kaynak:Memurlar.net

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir