Belediyeye ait kayıtlı aracın kasko sigorta bedelinin Belediye bütçesinden ödenmesi yasaya aykırıdır ve kamu zararı oluşturur

Sayıştay 7 Dairesi

Karar No:528

İlam No:104

Tutanak Tarihi: 27.7.2022

KASKO BEDELİ

… Belediyesi envanterine kayıtlı … plakalı makam aracının kasko sigorta bedelinin Belediye bütçesinden ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu iddiasına ilişkin olarak yapılan incelemede;

2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununa ekli “E” cetvelinin 25’inci maddesinde;

“Bütçelerin diğer tertiplerinin esas giderlerine ilişkin olarak ödenen sigorta giderleri dışında Devlet mallarının sigorta edilmemesi esastır.

Ancak;

(…)

d) Belediyelere ait itfaiye ve ambulans araçlarının kasko sigortası giderleri,

bütçelerinin ilgili tertiplerinden,( …) ödenir.” hükmü yer almaktadır.

Hükmün sağlıklı değerlendirilebilmesi için “devlet malı” kavramının neyi ifade ettiği veya neleri kapsadığı hususu önem arz etmektedir. Mevzuatımızda devlet mallarına ilişkin tek yasal tanım mülga 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununda yer almaktaydı. Bu Kanunun 2. Maddesinde “Devletin emvali Devletçe tarh ve cibayet olunan her türlü tekâlif ve rüsum ile Devlete ait nükut ve esham ve her türlü menkul ve gayrimenkul eşya, emval ve kıyem ve bunların hasılat ve icraatı ile bedellerinden terekküp eder.” denilmektedir. Buna göre devlet malı şunlardır:

– Devletçe konulan ve alınan türlü vergi, resim ve harçlar,

– Devlete ait nakit (Hazine veznelerindeki ve banka hesaplarındaki paralar )

– Her türlü hisse senedi (kambiyo senetleri ),

– Her türlü taşınır, taşınmaz mal,

– Diğer kıymetler (Özel mülkiyete konu olabilen ve yukarıda belirtilen değerler dışındakiler),

– İrat ve satış bedelleri, (Taşınır ve taşınmaz malların, kambiyo senetlerinin, diğer kıymetlerin işletilmesinden, kiraya verilmesinden ve satışından doğan faiz, temettü, kar payı, kira ve satış bedelleri)

Düzenlemedeki “devlet malı” kavramının içine nelerin gireceği konusu Danıştay Genel Kurulunun 26.12.1946 tarihinde verdiği 46/213/199 sayılı istişari kararında incelenmiş ve 1050 sayılı Kanunda sözü edilen “devlet” kavramının dar kapsamlı olduğu ve sadece genel bütçeli idareleri kapsadığı değerlendirilmiştir.

Dolayısıyla ilgili Danıştay kararına göre devlet tüzel kişiliği içinde yer almayan ve genel bütçeli kuruluşlar içinde sayılmayan belediyelerin mallarının “devlet malı” niteliğinde değerlendirilemeyecektir.



5393 sayılı Belediye Kanununun 15 nci maddesinde yer alan; “Belediyenin mallarına karşı suç işleyenler Devlet malına karşı suç işlemiş sayılır. 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesi hükümleri belediye taşınmazları hakkında da uygulanır. Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez.” hükmü, belediyelere ait malların “devlet malı” niteliğinde olmadığını göstermekte; Hüküm ile belediye mallarının bazı durumlarda bu kapsamda değerlendirilebilmesine olanak sağlayan düzenleme yapıldığı anlaşılmaktadır.

Netice olarak Bütçe kanunundaki ilgili hüküm ve devlet malları ifadesinin kapsamı beraber değerlendirildiğinde belediyelere ait hizmet araçlarına kasko yapılamayacağı yönünde kesin bir yasaklamanın varlığından söz edilememektedir.

Diğer yandan 5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediye Giderleri” başlıklı 60-h maddesi “Faiz, borçlanmaya ilişkin diğer ödemeler ile sigorta giderleri” hükmüne amirdir. Bu hüküm belediye mallarının sigorta giderlerinin ödenmesine imkân vermektedir.

Ayrıca kasko harcamasının araçlara ait riskin (örneğin kaza) gerçekleşmesi durumunda belediyenin uğrayacağı çok daha büyük zararı engelleyici bir fonksiyonu bulunmaktadır. Bu durumda kamu zararı, kasko sigortası yapılmış olmasına ve riskin gerçekleşmesine rağmen belediye hizmet aracında ortaya çıkan masrafların sigorta şirketinden tahsil edilmeyerek belediye bütçesinden ödenmesi halinde ortaya çıkacaktır.

Yukarıya alınan açıklama ve değerlendirmeler neticesinde, Bütçe kanunlarının “E” cetvellerinde yer alan hükmün kasko gideri yapılamayacağına yönelik kesin düzenleme içermemesi, 5393 sayılı Kanunda belediye giderleri arasında sigorta giderlerinin sayılması ve yapılan harcamanın ileride muhtemel oluşacak daha büyük bir zararı önlemeye yönelik olması nedeniyle Belediye envanterine kayıtlı … plakalı aracın kasko sigorta bedelinin Belediye bütçesinden ödenmesinin kamu zararı oluşturmayacağı sonucuna varılmıştır.

Buna göre; Belediyesi envanterine kayıtlı … plakalı makam aracının kasko sigorta bedelinin Belediye bütçesinden ödenmesi suretiyle yapılan toplam 1.145,00 TL harcama için ilişilecek husus bulunmadığına, idarece yersiz olarak tahsil edilen 1.145,00 TL’nin ise ödemeyi yapan sorumlulara iade edilmesine,

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere aşağıda belirtilen azınlık görüşlerine karşı oy çokluğuyla karar verildi.

Üye … ve Üye Mehmet ….’in Karşı Görüşleri:

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Devlete ve Kamu Kuruluşlarına Ait Araçlar” başlıklı 106 ncı maddesinde, “Genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine ve belediyelere, kamu iktisadi teşebbüslerine ve kamu kuruluşlarına ait motorlu araçların sebep oldukları zararlardan dolayı, bu Kanunun işletenin hukuki sorumluluğuna ilişkin hükümleri uygulanır. Bu kuruluşlar, 85 inci maddenin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere 101 inci maddedeki şartları haiz milli sigorta şirketlerine mali sorumluluk sigortası yaptırmakla yükümlüdürler.” Denilmektedir.

2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’na ekli “Bazı Ödeneklerin Kullanımına ve Harcamalara İlişkin Esaslar” başlıklı (E) işaretli cetvelde belediyelerle ilgili bazı özel düzenlemelere yer verilmiş olup, TBMM’ce kabul edilip Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ilgili Kanun metni geçerliliğini korumaktadır. Söz konusu (E) işaretli cetvelin 25’inci maddesinde;

“Bütçelerin diğer tertiplerinin esas giderlerine ilişkin olarak ödenen sigorta giderleri dışında Devlet mallarının sigorta edilmemesi esastır.

Ancak;



d) Belediyelere ait itfaiye ve ambulans araçlarının kasko sigortası giderleri,



bütçelerinin ilgili tertiplerinden, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına ait ambulansların kasko sigortası giderleri döner sermaye bütçelerinden, Türk Silahlı Kuvvetleri ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı envanterinde bulunan ve erbaş ve erler tarafından kullanılan teknik donanımı yüksek ve özel nitelikli askeri araçların kasko sigortası giderleri ise Kantin Yönetmeliklerinde belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde kantin gelirlerinden ödenir. 237 sayılı Taşıt Kanununa ekli (1) sayılı cetvelde yer alanların emir ve zatlarına tahsis edilen taşıtların kasko sigortası giderleri taşıtın ait olduğu idare bütçesinin ilgili tertiplerinden ödenir. Ayrıca, yakın korumada kullanılan taşıtlardan, söz konusu cetvelin 1, 3 ve 4 üncü sırasında yer alanlara hizmet edenlerin tamamı, 5 inci sırasında yer alanlara hizmet edenlerin en fazla 4 adedi ve diğerlerine hizmet edenlerin en fazla 2 adedinin kasko sigortası giderleri taşıtın ait olduğu idare bütçesinin ilgili tertibinden ödenir. Aynı Kanuna ekli (2) sayılı cetvelin 3, 4 ve 6 ncı sırasında yer alanlar, 8 inci sırasında yer alan Genelkurmay 2 nci Başkanı, 10 uncu sırasında yer alan Ordu ve Donanma Komutanlıkları ile 12 nci sırasında yer alanların makamlarına tahsis edilen araçların kasko giderleri ise taşıtın ait olduğu idare bütçesinin ilgili tertiplerinden ödenir.” hükümlerine yer verilmiştir.

Yukarıda belirtilen hükümden anlaşılacağı üzere, merkezi yönetim kapsamındaki idarelere ait devlet mallarının, bazı istisnalar hariç, ilke olarak sigorta ettirilmemesi esası benimsenmiştir. Maddede hangi Devlet mallarının istisnai olarak sigortalanabileceği ise tek tek sayılmak suretiyle belirtilmiştir. Düzenlemede sayılan istisnalar arasında belediye araçlarının tamamı değil sadece belediyeye ait itfaiye ve ambulansların kasko giderlerinin ödenebileceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca mahalli idareler, merkezi yönetim kapsamında olmamakla birlikte ilgili düzenlemede sigorta açısından belediye malları devlet malı niteliğinde değerlendirilmiştir.

Öte yandan belediyeye ait araçların herhangi bir hasara uğraması durumunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Kişisel Sorumluluk ve Zarar” başlıklı 12 nci maddesinin uygulanması gerekmektedir. Söz konusu düzenlemeye göre, Devlet memurları görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorundadır. Devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idarenin zarara uğratılması durumunda, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar doğrultusunda, idareye ait kayıtlı … plakalı aracın kasko sigorta bedelinin Belediye bütçesinden ödenmesinin mevzuata aykırılık teşkil ettiği ve kamu zararı oluşturduğu; ancak mevcut olayda idarece sorgu konusu tutar sorumlulardan tahsil edildiğinden 1.145,00 TL harcama hakkında ilişilecek bir husus kalmadığı yönünde karar verilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir