Ticari uyuşmazlıklar artık zorunlu arabuluculuk kapsamına girecek. 01.01.2018 tarihlinden itibaren iş hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar zorunlu arabuluculuk kapsamına alınmış ve hukuk sistemimizin içine girmişti.
6.12.2018 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesinin şu şekilde değiştirilmesine karar verildi:
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1) Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.“
Ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk uygulaması nasıl olacak?
Soru cevap olarak yapılan değişikliği anlatmaya çalışacağım.
1)Dava şartı ne demek?
Mahkemenin, açılan davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi için varlığı veya yokluğu gerekli hallere denir. Hâkim, yargılamanın tarafları ileri sürmese dahi, kamu düzeni ile ilgili oldukları için re’sen (kendiliğinden) nazara alır. (HMK 114-115)
Bu anlamda, artık ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuğun dava şartı olması ile kanunla belirlenen ticari uyuşmazlık konusunda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması zorunlu hale geliyor.
2)Hangi ticari uyuşmazlıklar zorunlu arabuluculuk kapsamında olacak?
Kanun ile bu kapsama giren ticari uyuşmazlıklar üç ana grupta toplanmış;
a-Türk Ticaret Kanunu’nun 4 üncü maddesinde belirtilen ticari uyuşmazlıklar;
b-Diğer kanunlarda belirtilen ticari davalar;
c-Konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
3)Türk Ticaret Kanunu’nun 4 üncü maddesinde belirtilen ticari uyuşmazlıklar neler?
TTK’nun 4. maddesinde belirtilen aşağıda açıklanan davalar “mutlak ticari davalar” dır. TTK 4.maddesi;
“(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları “ve çekişmesiz yargı işleri” ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a)Bu Kanunda (6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen davalar),
b)Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c)11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e)Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f)Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava “ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi” sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükmünü içermektedir.
4)Türk Ticaret Kanunu’nun 4 üncü maddesinin istisnaları neler?
TTK 4/1.maddesinin son fıkrasında herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davaların istisna olduğu ve ticari dava olarak kabul edilmeyeceği açıkça ifade edilmiş.
5)Nisbi ticari davalar zorunlu arabuluculuk kapsamında mı?
Nisbi ticari davalar zorunlu arabuluculuk kapsamında. Nisbi ticari davalar tanımlanan davalar hangileri? Bir uyuşmazlıkta, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları da ticari dava olarak kabul edilmektedir. Nisbi ticari davadan söz edebilmek için “her iki tarafında tacir olması” ve uyuşmazlığın “her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması” gerekir. Bu şartlar mevcut ise, yukarıda sayılan mutlak ticari davalardan olmasa bile, uyuşmazlık ticari dava ve dava şartı arabuluculuk kapsamında olacaktır.
6)Diğer kanunlarda belirtilen ticari davalar nelerdir?
Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
a-Kooperatifler Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları (1163 sayılı Kooperatifler Kanunu md. 99),
b-2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 vd. maddelerinde yer alan iflasa ilişkin davalar,
c-5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 10. maddesine göre “üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında Kanun’un uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklar”dan belli miktarı aşanlar,
d-5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 62. maddesinden kaynaklanan davalar.
7)İş hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculukta büyük bir başarının sağlanması bu kanunun çıkmasını etkili oldu mu?
01.01.2018 tarihinden sonra uygulanmaya başlayan iş hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuğun uygulanması ile açılan dava sayısı bir önceki yıla göre %67 oranında azaldı. Bu başarının ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuğun kabul edilmesinde etkili olduğu tartışılamayacak kadar açıktır.
8)Arabulucu tarafından uyuşmazlığın ne kadar zamanda sonuçlandırılması gerekiyor?
Arabulucu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırması gerekli. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir. Yani sonuç olarak, arabulucu görevlendirildiği tarihten itibaren toplam 8 hafta içinde görüşmeleri sonuçlandırması gerekir.
9)Taraflar belirlenen konularda dava şartını yerine getirmek için arabuluculuğa nasıl başvuracak?
Başvuru karşı tarafın, karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki veya işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne yapılır.
10)Arabulucu nasıl belirlenir?
Arabulucu, komisyon başkanlıklarına bildirilen listeden büro tarafından belirlenir.
11)Taraflar herhangi bir arabulucu ile çalışmak isterse bu mümkün mü?
Tarafların listede yer alan herhangi bir arabulucu üzerinde anlaşmaları hâlinde bu arabulucu görevlendirilir. Fakat arabulucunun o listede kayıtlı olması gerekir.
12)Dava şartını yerine getirmek için neler yapılmalıdır? Bu şarta uyulmaz ise ne olur?
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.Arabulucuya başvurulmadan dava açılması halinde, herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
13)Dava şartı çerçevesinde yapılacak arabuluculuk görüşmesine katılmamanın sonucu nedir?
Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır .
Av.Arb.Akın Yakan