Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 18.07.2025 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan kanun yararına bozma kararında, mirasın reddine ilişkin dilekçe verildikten sonra, taraflar duruşmaya gelmese dahi karar verilmesi gerektiğine, davanın açılmamış sayılmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna karar verdi.
Yargıtay karar içerisinde bu durumu şu şekilde gerekçelendirdi;
“Mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyanın bozucu yenilik doğurucu nitelikte olduğu, bu beyanın sulh mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurduğu, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin dilekçe sulh hakimine ulaştıktan sonra, talep edenlerin ayrıca duruşmaya gelmesine ilişkin bir yasal zorunluluk bulunmadığı, mahkemece yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda inceleme yapılarak taraflar duruşmaya gelmese dahi mirasın reddi hakkında bir karar verilmesi gerektiği hususları göz önüne alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.”
Yargıtay
7. Hukuk Dairesi
Esas :2024/4570
Karar :2025/2692
Tarih :20.05.2025
Mirasın gerçek reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Temyiz edilmeden kesinleşen hükmün Adalet Bakanlığının 05.11.2024 gün ve 39152028-153.01-1487-2023-E, 2142/26293 sayılı talebi ile HMK’nın 363. Maddesi gereğince kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü;
I.TALEP
Talep eden talep dilekçesinde; mirasbırakanı İsmail Atay’ın 22.02.2010 tarihinde öldüğünü, mirasını kayıtsız şartsız olarak reddettiğini, mirası reddinin tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II.MAHKEME KARARI
Mahkeme yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 20.07.2010 tarihli celsede talep edenin 20.07.2010 tarihli oturumdan haberdar olduğu halde duruşmaya gelmediği gerekçesiyle dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 20.10.2020 tarihli celsede ise dosyanın 3 aylık yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
2.Mahkeme kararı kararın temyiz edilmemesi üzerine 23.10.2017 tarihinde kesinleşmiştir.
III.TEMYİZ
A.Temyiz Sebepleri
Adalaet Bakanlığı temyiz dilekçesinde; Mahkeme kararının kanun yararına temyizen incelenmesini istemiştir.
C.Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir.
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 363. Maddesinin birinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.
2.Temyiz talebi Yargıtayca yerinde görüldüğü taktirde, 6100 sayılı Kanun’un 363. Maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.
3.Talep, hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 605 inci maddesinin birinci fikrası uyarınca, yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı, bozucu yenilik doğurucu hak niteliğinde olup, sulh hakimi tarafından tutanakla tespit edilmekle hukuki sonuç doğurur. Böyle bir davada sulh hakiminin görevi, reddin süresinde olup olmadığı ve reddedenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığını incelemek, süre koşulu ile mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca ret beyanını tespit ve tescil etmekten ibarettir. Mirasçılık sıfatının mahkemece re’sen tespiti gerektiğinden taraflardan mirasçılık belgesini sunmaları istenebilir ise de buna zorlanamazlar. Mirasbırakana ait tüm nüfus kayıtları vukuatlı olarak temin edilerek, mirası reddeden mirasçıların mirasçılık sıfatlarının belirlenmesi gerekmektedir.
4.Mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyanın bozucu yenilik doğurucu nitelikte olduğu, bu beyanın sulh mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurduğu, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin dilekçe sulh hakimine ulaştıktan sonra, talep edenlerin ayrıca duruşmaya gelmesine ilişkin bir yasal zorunluluk bulunmadığı, mahkemece yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda inceleme yapılarak taraflar duruşmaya gelmese dahi mirasın reddi hakkında bir karar verilmesi gerektiği hususları göz önüne alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
IV. KARAR
Açıklanan sebeplerle; Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363. maddesinin birinci fikrasına dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine,
20.05.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Kaynak :18 Temmuz 2025 Tarihli ve 32959 Sayılı Resmî Gazete
