Borçlu tarafından ödenmesi gereken tahsil harcı taahhüt tutanağında gösterilmediğinden taahhüt geçerli değildir

Borçlu tarafından ödenmesi gereken tahsil harcının da taahhüt tutanağında gösterilmediğinden taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden…

T.C.

Yargıtay

12. Hukuk Dairesi

2021/1458 E.  ,  2021/1905 K.

“İçtihat Metni”

Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık …’in, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair … 3. İcra Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1085 esas, 2019/1306 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin … 4. İcra Ceza Mahkemesinin 20/12/2019 tarihli ve 2019/426 değişik iş sayılı kararı aleyhine … Bakanlığının 30/12/2020 gün ve 94660652-105-38-2169-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/01/2021 gün ve KYB-2021/4267 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede;

Dosya kapsamına göre; 2004 sayılı Kanun’un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, 15/03/2019 tarihli taahhütnamede takip öncesi faizin 759,45 Türk lirası, takip sonrası faizin 18.320,55 Türk lirası olarak gösterildiği ancak bu faizin takip tarihinden taahhüt tarihine kadar işlemiş faiz veya taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı hususunda açıklık bulunmadığı, işlemiş ve işleyecek faiz miktarlarının ayrı ayrı hesaplanarak gösterilmediği gibi alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğu ayrıca borçlu tarafından ödenmesi gereken tahsil harcının da taahhüt tutanağında gösterilmediğinden taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden … 4. İcra Ceza Mahkemesinin 20/12/2019 tarihli ve 2019/426 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine; 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak:Hukukihaber

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir